Haber

İzmir’de Tahir Elçi açıklaması: Davanın takipçisi olacağız

İZMİR – İnsan Hakları Derneği (İHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) İzmir Şubeleri, 28 Kasım 2015’te katledilen Diyarbakır eski Baro Başkanı Tahir Elçi’yi anmak için basın açıklaması düzenledi. Bayraklı’da bulunan İzmir Adliyesi önünde düzenlenen açıklamaya, HDP İl yöneticileri de katıldı.

İnsan hakları savunucuları ve avukatlar adına açıklama yapan avukat Şükran Öztürk, Tahir Elçi’nin vurulmadan evvelki son kelamları olan “Biz Diyarbakırlılar olarak, Diyarbakır Barosu olarak tarihi kıymet ve eserlerimize, insanlığın bin yıllık emeğine, birikimine, bu kadim kente sahip çıkalım. Biz buradan davet yapmak istiyoruz. Biz bu tarihi bölgede birçok medeniyete beşiklik etmiş, mesken sahipliği yapmış, bu kadim bölgede, insanlığın bu ortak yerinde silah, çatışma, operasyon istemiyoruz” sözlerini hatırlattı. T

Elçi’nin bu kelamlarından birkaç dakika sonra öldürüldüğünü söz eden Öztürk, ortadan geçen yedi yılda Elçi ailesinin, avukatların, hukuk örgütlerinin ve tüm demokratik kamuoyunun eforuna karşın Elçi’nin katillerinin hala cezalandırılmadığını söyledi.

‘TAHİR ELÇİ’NİN ÖLDÜRÜLMESİ GERİDE KALANLAR İÇİN ASLA BİR GÖZDAĞI OLMADI’

Faili meçhul bırakılan birçok cinayetin peşini bırakmayarak devleti defalarca mahkum eden Tahir Elçi cinayetinin de faili meçhul bırakılmak istendiğini dile getiren Öztürk, şöyle devam etti: “Ömrünü cezasızlıkla mücadeleye adayan Tahir Elçi’yi doğduğu Cizre’den öldürüldüğü Dört Ayaklı Minare’nin önüne getiren, kadim topraklarda bin yıllardır süren ömrün, içindeki tüm varlıklarıyla birlikte, hoyratça yok edilmesine itirazıydı. Hepimizin gözleri önünde cereyan eden süreçte, Tahir Elçi’yi önce tutuklamaya, sonrasında öldürmeye kurulmuş irade, kirli bir cinayet planıyla hem bu itirazı boğmayı hem de hak ve adalet mücadelesi pratiğini kör sakat bırakmayı amaçladı. Onlarca kamera kayıttayken işlenen bu cinayet de devletin yargı eliyle yıllardır sürdürdüğü cezasızlık politikasında, kuyunun derinlerine atılmaya çalışılan bir dosya numarasından ibaret kılınmak istendi. Ancak bu politikada sürekli yapılan hesap hatası tekrarlandı; Tahir Elçi’nin öldürülmesi geride kalanlar için asla bir gözdağı olmadı.”

‘BU DOSYADA YARGILANANLAR, HAK MÜCADELESİ VE ADALET SAVUNUCULUĞUDUR’

Tahir Elçi’nin yol arkadaşlarının, kardeşlerinin ve öğrencilerinin, cinayetin olay yerinde bulunan üç polis memurunun silahlarından biri ile işlenmiş olduğunu ortaya çıkardığını söyleyen Öztürk, yargılama sürecine ait ise şunları kaydetti: “Yargılamanın başından beri, her celse adliyenin kollukça ablukaya alınması, katılan tarafa sanık ve hatalı muamelesi yapılması, avukatların her taleplerinin reddedilmesi, duruşmaya katılanların fişlenmesi üzere davranışlar devam etmekte ve bu durum evrakın ihmal ve kanıt karartma ile sürüncemede bırakılmasının amaçlandığını göstermektedir. Bu belgede yargılananlar, Tahir Elçi’yi katledenler değil hak uğraşı ve adalet savunuculuğudur. Yargılamanın birinci celsesinden son celsesine kadar mahkemenin gösterdiği tutumun önümüze koyduğu gerçeklik, Tahir Elçi cinayetinin de cezasızlıkla sonuçlandırılmak üzere göstermelik bir yargılama ile kapatılmak istendiğidir. Devletin bu cinayeti 24 saatte çözmesi mümkün iken süratli, tesirli, bağımsız ve tarafsız bir yargılama yapmaması da cinayetin faillerinin kuşkulu polisler olduğu ve devletin adaleti sağlamak yerine kendisinden olanı koruduğunu ve cürmü örtbas ettiğini göstermektedir.”

Yürütülen yargılamadan çıkacak mümkün cezasızlık kararının ne inatlarını ne de inançlarını bir tek adım dahi geriye düşürmeyeceğini vurgulayan Öztürk, sonuna kadar bu kirli cinayet davasının takipçisi olacaklarını belirtti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Vip elit istanbul escort bayan numaraları
Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort